Altıniğneli Radyofrekans Tedavisi

Halihazırda medikal alanda uzun yıllardan beri kullanılan radyofrekans yönteminin klasik uygulaması, kozmetoloji ve cilt alanında da uzun bir süredir kullanılmaktadır. Günümüzde ise teknolojinin gelişmesiyle birlikte bu yöntemde oldukça evrilmiş ve kendisini yenilemiştir. Zamanla klasik radyofrekans yöntemine iki yeni özellik eklenerek çok daha etkili bir yöntem elde edilmiştir. Bunlardan ilki radyofrekans tekniğinin fraksiyonel hale dönüştürülmesi olmaktadır. Bu yöntemde uygulanacak güç bir bütün halinde değilde, yan yana birçok küçük noktadan cilde etki etmektedir. Böylece arada kalan sağlam dokular sayesinde hasarın çok daha az olması amaçlanmaktadır.

Adeta mikro-iğneler ile donatılan radyofrekans cihazında akım çıkışını sağlayan ünite, cildin üst tabakası olan epidermisi geçerek, dermis adı verilen orta tabakayı hedeflemektedir. Uygulamada kullanılan iğnelerin uzunlukları 0.5 ile 3.0 mm arasında değişebilmektedir. Uygulama esnasında kullanılan iğneler altından yapıldığı için bu yöntem “altın iğne yöntemi” olarak ta adlandırılmaktadır. Altın iğne yönteminde ise akımın hastaya tüm iğne boyunca verilmesi yerine, doğrudan iğnenin ucundan verilmesi olmaktadır. Bu şekilde çok daha az hasar verilirken ile çok daha başarılı ve güzel sonuçlar alınmaktadır.